İng. pain Fr. douleur Alm. Schmerz Es. T. elem
Tanım
Duyusal ya da duygusal olarak hissedilen hoş olmayan deneyime verilen isim. Felsefe açısından filozoflarca çoğunlukla mutluluğa ulaşmak için kaçınılması gereken bir deneyim olarak görülmüştür.
Örneğin Demokritos’ta insan mutluluğa ulaşmak için kendisine yararlı olanla olmayanı ayırt etmelidir ve bunun ölçüsü de haz ve acı duygularında bulunabilir. Yine pek çok filozof için ahlak felsefesi bağlamında da, haz veren şey iyi, acı veren şey kötüdür. Aristoteles’e göre, bir şeyi elde etmeyi ya da ondan kaçınmayı isteme de haz ve acı ile ilgilidir. Sokratesçiler ve Epiküros için, doğruyu bulmanın pratik alandaki ölçüleri haz ve acı duygularıdır. Epiküros’un olumsuz hazcılığına göre ise haz acısızlıktır, acı karşısındaki özgürlüktür. Şüpheci Sextos Empeirikos için, tıp insanın bedeni ıstıraplarını, felsefe ise acı çekenlerin ruhlarını iyileştiren bilimdir. Giordano Bruno, insanın acı ile başa çıkmanın yolunu, bakışlarını tek tek varlıkların göçüp gitmesinden, kendi didinme ve acılarından sıyırıp bütünün uyum ve sonsuzluğuna çevirmesinde bulabileceğini söyler. Spinoza da haz ve acı duygularının varlığımızı koruyup ilerlememize yarayan ve “iyi” ile “kötü” yü kendileri sayesinde ayırt ettiğimiz duygularımız olduğunu söyler.
Yetkin olmanın koşulunun yetkin olmayış olduğunu söyleyen Leibniz’e göre ise, acı olmasaydı haz da olmazdı. Locke, acıdan kaçınmanın tıpkı mutluluk arayışı gibi insanda doğuştan bir eğilim olduğunu söyler ancak bunların doğuştan itibaren ruhumuzda yerleşik olan izlenimler olmadıklarını sadece istencimizin yönünü belirleyen güdülerden ibaret olduklarını belirtir. Jeremy Bentham’ın başını çektiği faydacılık akımı ise haz ve acıyı insan için tam anlamıyla iyi ve kötünün karşılığı olarak görür.